HABERİN VAR MI YOL ASLINDA BİR TANE?
- Hande G
- 22 May 2018
- 3 dakikada okunur

Bu yolculuk tek kişilik ve aslında çok kişilik. Tekâmülünde her ne kadar bu kendi elinde, tek başına yaptığın bir şey olsa da, bu bağlantılı olduğun çevrendeki ve içinde bulunduğun toplumu da ilgilendiriyor. Çünkü tekâmülün onların da tekâmülünü etkileştiğin için etkiliyor. Bu kaçınılmaz bir gerçek. O yüzden işte, aslında hiçbir zaman yalnız değiliz, tek başımıza değiliz.
Biriciğiz, özel ve her birimiz kendimize hasız ve aynı değiliz asla, ama bir o kadar da kadar etkileşim içindeyiz. O biricik halinle yaptığın yolculuk içindeki deneyimin tamamen kendine has, biricik ama bu yolculukta tek başına, yalnız değilsin, olamazsın da. Sadece aynı yolun yolcususun. Sen, bu kolektif yolculuğumuzda, senin yolun ayrı sanıyorsan yanılırsın. Çünkü sen, her şeyden ayrı olamazsın, her şeyden ayrı tek başına tekâmül edip farklı bir noktaya, oluşuma, bilince varamazsın.
Neden?
Tekamülün sonu yok, ama hadi çok sonralarında senin aklına göre sonun sonu sayılabilecek bir noktaya varsayıyorum geldin diyelim. Sen kendine bakıp kendini tanımla diye sorulduğunda, sen senin artık sen olmadığını bileceksin. Çünkü sen seni senin bilincinden tanımladığında, karşında seni anlayacak kimse olmayacak. Tanımsız olacaksın. Sen, sadece ben dediğin için artık ne ailen, ne çocukların, ne eşin, ne içinde yaşadığın toplum için bir tanımın olur. Sen kendi evrenini, kendi varoluşunu tek başına yaşarsın. Ama tekâmülün ne kadar ilerler sana ders verecek, aynalık edecek biri olmayınca karşında?
Oysa biz dediğimizde, ben ailemle, eşimle, arkadaşımla, komşumla, düşmanımla, iş arkadaşımla, sokaktan geçen biriyle, toplumda insanlarla sürekli etkileşiyorum. Ve ben tekâmül ettikçe onları da etkiliyorum. Bu kaçınılmaz…
Beni ben yapan şeylerden biri, önemlisi, sensin. Biziz. Çünkü ben her şeyin bir parçasıyım. Ben biriciğim evet, ama tek başıma değilim, her şey ile bağlantılıyım. Bir sürü kendine has yaratılmış bilinç, var oluş, topluca bakıldığında her şey demek. Ben parçası olduğum her şeyi nasıl sevmem?
Seviyorsam kendimi sevdiğim için. Nefret ediyorsam demek kendimi o kadar da sevmiyorum ki kendime kötü davranabiliyorsam bize de kötü davranabiliyorum. Kendimi bilsem, bizi daha iyi bilirim elbet. Kendime iyi davransam, bize de iyi davranırım elbet.
O zaman, herkes kendini sevse, kendine iyi davransa, bizler ne kadar sevgi dolu bir toplum olurduk değil mi?
Sahi kendini sevmek gerçekten, özünde ne demek? Nasıl oluyor kendini gerçekten sevmek? Hiç düşündün mü?
Kendini sevmek
Kendini sevebilmek için önce kendini bilmen gerek. Sen kimsin? Kendin neyi ifade ediyor? Nasıl bir şey ki her şeye ait olup yine de özelsin. Bunu keşfedince kendini nasıl sevmez insan?
Sevmek demek ise karşındakini, sevdiğin insanı olduğu gibi kabul etmek, mutlu etmek istemek, iyiliğini istemek, onu korumak, kollamak, beslemek vs..
Ve başkalarını illa sevmişsindir. Sen başkalarını sevdin de sen kendini sevdin mi peki? Her şeyden önce, başkalarını sevmekten önce, sen kendini sevdin mi? Üstelik kendini sevemeyen birinin başkasını sevmesi yanılsama değil de nedir?
Başkasını sevmek için önce kendini sev. Çünkü kendini sevebilen biri için başkasını sevmek çaba gerektirmez, sevgi olur kendiliğinden arada. Sen kendin sevgi dolu olunca, sen kendiliğinden seversin zaten. O yüzden,
Bırak şimdi başkasını! SEN,
Bedenini ne kadar seviyorsun?
Duygularını ne kadar seviyorsun?
Ruhunu ne kadar seviyorsun?
Sevebiliyor olman için bunları ne kadar tanıyorsun. Onları kollamak, beslemek, korumak için neler yapıyorsun? Seviyorsun ya…
Bunları yap.
Sonra gel beni sev…
İnsanlar. Dışımızdaki huzura giden yol, içimizdeki huzurdan geçer. Bunu hep unutuyoruz.
Neden unutuyoruz? Çünkü aklımızı, zihnimizi tanısak, bilsek, onu sever, ona sahip çıkardık. Düşünmek istediklerimizi düşünür, önemli noktaları unutmazdık. Demek ki biz aklımızı da sevmiyoruz ve ona sahip çıkamıyoruz, ve o da o kadar akıllı ki akıllarımız bize sahip çıkıyor ve kendi varoluşunu devam ettirmek için, hem bedenimizi, hem ruhumuzu, hem duygularımızı kullanıyor.
Vay akıllım vay. Sahipsiz kalan akıl kendinin sahibi olmuş, sahibini yani bizi parmağında oynatıyor. Haberimiz yok. Biz aklımızı kaybetmişiz topluca. Dünyanın haline bak. Kimse inkar edebilir mi toplu şuursuzluğumuzu? Bu şuursuzlukla insan kendini nasıl bilsin, sevsin, huzurlu olsun huzur yaysın, mutlu sevgi dolu bir biz olalım? İyi uykular…